15 Aralık 2017 Cuma

Efki'nin Son Durum ve Sibelynka Mimi

nyoğunluk ve yorgunluktan çok vakit bulamadım. 
Şimdi yazayım Efki iyi. Eskisi hallerine döndü . Zıplıyor , şımarıyor , koşuyor , yataklara zıplıyor. 
Sadece boyunluktan ötürü kafasını her yere sokamıyor , onu da yapmasın zaten . 
Şaka bir yana da, o iyi olsun da her şeyim ona feda olsun. 

Normal haline döndüğü için zibidi, yazacak bir şeyler arıyordum sibelynka'nın mimini gördüm. Blogum zaten yeni komşularım sağolsun yalnız bırakmıyor . Mim güzel, sorular da . 
Başlıyorum ; 


1-Kaç yaşındasın,mesleğin nedir?
 32 yaşındayım.  Özel bir yazılım firmasında iş geliştirme uzmanıyım .


2-Nerede yaşıyorsun en sevdiğin yerin fotoğrafını paylaşır mısın?
İstanbul'un sessiz kalmış tek yerinde yaşıyorum sanırım. Sarıyer- Yeniköy'de .
En sevdiğim yer Kireçburnu ve Garipçe köyü. 
O arkadaki araba kalabalığı haftasonu kahvaltıya gelenler. Normalde daha sessiz  sakindir.
         
 3-Günlük hayatta seni mutlu eden şey nedir?
Kolay mutlu olurum ben . Ama en çok mutlu eden şey tabi ki akşam eve gittiğimde karşımda kuyruk sallayan zibidi oğlum. Onun dışında spor yapmak çok mutlu ediyor. Tiyatroya gitmek , oyunu beklerken kahve içip - kitap okumak. Sadece başlı başına kitap okumak. Çok yakın ve bana çok yakın yaşayan iki arkadaşımla buluşup rakı içmek , poker oynamak :) 
Burası Taksim Küçük Sahne'nin bekleme salonu , insan burada oturmakla bile mutlu olur bence 
                                 
4-En sevdiğin meşguliyetin/hobin nedir?
Kitap okumak ve spor yapmak . 

5-Evinin en sevdiğin köşesinden bir fotoğraf paylaşır mısın?
Evimin en sevdiğim köşesi kitaplığımı ilk gördüğüm yer , ve çalışma masam
Saçaklı bu kitaplığın ölçüsünü belirlemişti, ve "oooo çok yer var bir sürü kitap alırsın " diye kandırmıştı.
Bak doldu !!!
Bu masa da kendisinin fikriydi

6-En sevdiğin kitap ve ondan bir bölüm paylaşır mısın?
Böyle bir soruyu tabi ki kabul etmem mümkün değil :) Çok fazla sevdiğim kitap var. Vedat Türkali "Bir Gün Tek Başın",  Oğuz Atay"Tehlikeli Oyunlar" , Yaşar Kemal " Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana" , Orhan Kemal" Bereketli Topraklar Üzerinde" , Sezgin Kaymaz " Kün" , Kemal Varol " Ucunda Ölüm Var" bunlar başucu kitaplarım. Ama sadece bunlarda değil o yüzden bir bölüm paylaşmam zor. Israrla isteniyorsa şu an aklıma ilk gelen ;

"dikkatli, bakarsan mucizenin şaşılacak bir tarafı yoktu esasında, hayat bir mucizeydi zaten. geldiği gibi, olduğu gibi kabul edecek, debelenmeyecektin. deliler deli değildi, mucizelere gözünü kapatıp "ben görmüyorum demek ki mucize falan yok." diyen akıllılar deliydi." -KÜN

7-Şahit olduğun bir mucize var mı?
Soruları sırayla alıyordum buraya , o yüzden yukarıdaki satırları bilmeden yazdım. Ama mucize için yukarıdaki satırlar yeterli. Bir de şahsımın en büyük mucizesi Efki. Beni nerelerden kurtardığını , nerelerden çıkardığını bir bilseniz. Şaşırırsınız. 


8-En çok görmek istediğin ülke hangisidir?Kanada ve Norveç görmekten öte yaşamak isterdim. Kış ,soğuk ve kar .
                                         

9-Sana göre en büyük başarın nedir?
 Hiç bir başarım yok. Bir köpeğe annelik yapmaya çalışıyorum, 2 yaşına gelmeden bir sürü macera yaşadık. Hatta iki gün önce "ben bu çocuğa bakamıyorum "diye ağladım. Kendi başarım olarak görmüyorum lakin sayılırsa ,çok güzel arkadaşlar biriktirdim. Onu da aslında kendimden çok onların başarısı saymak gerekiyor , zor bana tahhamül etmek. 

10-Ölmeden önce mutlaka yapmak istediğin şeyler nelerdir?Herhangi bir politik mesaj verme kaygısı taşımadan söylüyorum ama bu ülkede tek parça olarak yaşamak istiyorum. Kitap yazmak istiyorum. Çok okumak istiyorum. Kocaman bahçeli bir evim olsun da alabildiğine köpek doldurayım içeriye istiyorum. Bir Kardeş Türküler konserinde onlar şarkı söylerken ben de dans etmek istiyorum. Türk filmleri arşivim çoğalsın istiyorum , daha sağlıklı beslenmek istiyorum.

Nerede olursa olsun beni en çok bu görüntü mutlu ediyor
                                     
Buradan bu mimi benim gibi bir şey yazamayanlara gönderiyorum. 

*** Şarkıyı eklemek sonradan aklıma geldi. :)













8 yorum:

  1. Ay Garipçe Köyü ne güzel bir yermiş! Bir de masayı çok beğendim :)
    Bir de o yatağın kenarına taşmış sarı patiyi <3
    Mimi üstüme alınıyorum, yarın da ben yapayım. Öptüm çok!

    YanıtlaSil
  2. Gelin de gidelim Garipçe köyüne. Masa tamamiyle ms.Saçaklı hayal gücü.
    Yap hemen yap.
    Her yerimiz köpek patisi dolsun inşallah . Öptüm

    YanıtlaSil
  3. Masa benim olacak esas ahahahaha -_- Çok hoşuma gitti benim de valla, bana da lazım öylesi.

    İzlanda'ya gitmeli.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim marangozun numarasını verebilirim , kendisi istanbul'da ama inanılmaz çözümleri var:)
      tüm hayallerimi bir şekilde yaptı.
      olmadı benim masayı sana kargolar , ben yenisini yaptırırım.

      Sil
  4. Çok çook sevindim minnoşun iyileşmesine. Tam dilediğim gibi koşup zıplıyor yazdın ya cumartesiye mutlu başladım sayende. Emin ol bu duyguyu hayvan dostu olan herkes anlar. Gelmiş geçmiş olsun. Belki 9.sorunun cevabı da bu cümlede gizli ne dersin ;)

    Mimin sahibi Kiremithanem. İyi ki böyle bir şeyi düşünmüş. Çok güzel oldu, daha iyi tanıdık birbirimizi.

    Yaşadığın yere "sessiz" demişsin gönlümü çaldın. İstanbul'da hasretiz sessizliğe. Hayallerine de bayıldım. Özellikle ilk cümlelerine yürekten katılıyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle mi dersin iyileşmesi benim başarım mı gerçekten :) İğne eyerindeki şişlik inse ve boyunluk çıksa çok mutlu olucaz. Ama şimdi ki hali bile yeter bana .

      Oldukça sessiz hem de , zaten insanların vakit geçirebildiği yerler az oralar biraz kalabalık. Bir gün beklerim mutlaka

      Sil
  5. Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.Hepimizin enerjisi sayesinde :)

      Sil